Ali Şîr Nevâî Kimdir? Biyografi, bölümünde Ali Şîr Nevâî Kimdir? Biyografi sayfası ile karşınızdayız. Ali Şîr Nevâî Kimdir? Biyografi detayları ile daha da iyi tanıyalım.
Ali Şîr Nevâî, 9 Şubat 1441 senesinde Herat’ta dünyaya geldi Babası Timur’un meliklerinden Sultan Ebû Said’in veziri Kiçkine Bahşiydi. Ali Şir Nevai’nin ilk eğitimini babası verdi Daha sonraki eğitim hayatına Horasan ve Semerkant’ta sürdü Sultan Hüseyin Baykara ile okul arkadaşı idi Hatta okurken unutmamak üzere sözleşmişlerdi.
Sultan Hüseyin Baykara Herat’ta yönetimin başına geçince sözleştikleri gibi Ali Şîr Nevâî’yi aradı Onun Semerkant’ta olduğunu öğrendi ve Maveraünnehir meliki Ahmed Mirza’ya bir mektup yazarak Ali Şîr Nevâî’yi kendisine göndermesini istedi.
Ali Şir Nevai, Ahmet Mirza’nın adamları aracılığıyla Herat’a götürüldü. Sultan Baykara onu önce mühürdar yaptı Daha sonra vezirlik görevine tayin etti.
Görevi sırasında bol bol kitap okumak ilim çevreleriyle sohbet etmek ve araştırma yapmak olanağı bulan Ali Şîr Nevâî bir süre sonra yaptığı işten sıkılmaya başladı İstifasını Hüseyin Baykara’ya sunduysa da kabul edilmedi, aksine Esterebad Valiliği’ne tayin edildi Ali Şîr Nevâî valilik görevinde fazla durmadı ve 1490 senesinde ayrıldı.
Ali Şîr Nevâî’nin ailesi çok zengindi Onun için devletten hiç maaş almadığı gibi devlete yardım da etti Ali Şîr Nevâî topluma ve insanlığa hizmet etmekten büyük sevinç duyardı Bu düşünceden hareketle çeşitli vakıflar kurdu.
Şiirlerini Türkçe ve Farsça yazan Ali Şîr Nevâî Arapçayı da çok iyi öğrenmişti Meşhur ilim adamlarından Molla Cami onun şiir dostlarındandır Kaşgarlı Mahmut’tan sonra Türk diline en büyük hizmet eden kişi olarak bilinen Ali Şîr Nevâî Muhâkemetü’l-Lügateyn adlı kitabında Türkçe ile Farsça’yı karşı karşıya geldirarak birden fazla yerde Türkçe’nin üstünlüğünü savunmuştur Ali Şîr Nevâî bu kitabını Türkçe’yi bırakarak eserlerini Farsça verenlere ithafen yazmıştır Ali Şîr Nevâî Türkçe yazdığı şiirlerinde Nevâî Farsça yazdığı şiirlerinde ise Fanî mahlaslarını kullanmıştır
Ali Şîr Nevâî’nin dördü Türkçe bir diğeride Farsça olmak üzere beş ayrı divanı mevcuttur Türkçe divanlarının genel adı Hazâinü’l Maânî’dir Türkçe divanlarını Garâibü’s-Sağîr Nevâdirü’ş Şebâb Bedâyiü’l-Vasat ve Fevâidü’l-Kiber adları altında yazmıştır.
Bunlar sırasıyla şunlardan oluşmaktadır:
Hayretü’l-Ebrâr Ferhat ve Şirin Leyla ve Mecnun Seb’a-i Seyyârem Sedd-i İskender Lisânü’t-TayrMuhâkemetü’l-Lügateyn Mecâlisü’n-Nefâis Mîzânü’l-Evzân Nesâimü’l-Mehabbe Nazmü’l-Cevâhir Hamsetü’l-Mütehayyirîn Tühfetü’lMülûk Münşeât Sirâcü’l-Müslimîn Tarihu’l-Enbiyâ Mahbûbü’l-Kulûb fi’l-Ahlâk Seyfü’l-Hâdî ve Rekâbet-ü’l-Münâdî
Ali Şîr Nevâî’nin eserleri hem yazıldıkları devirde hem de ardından bütün Türk dünyasında zevkle okunmuşbirden fazla ünlü Türk şairi onu örnek almış ona övgü yazmıştır XV yüzyılda yaşamış büyük Osmanlı Şairi Ahmet Paşa XVI Yüzyılda yaşamış ve Azeri lehçesiyle yazmış ünlü Fuzûlî Ali Şîr Nevâî’den etkilenmişlerdir.
Türkiyeli birden fazla şair Ali Şîr Nevâî’nin şiirlerine nazireler söylemişlerdir Bu tesir Tanzimat sonrasında bile kendini göstermiş Ziya Paşa’nın Harâbât adını taşıyan üç ciltlik antoloji eserinde Ali Şîr Nevâî’nin şiirlerine önemli bir yer verilmiştir.
Ali Şir Nevai’nin Eserleri (Bazıları)
Hazâinü’l Maânî
Garâibü’s-Sağîr
Nevâdirü’ş Şebâb
Bedâyiü’l-Vasat
Fevâidü’l-Kiber
Hayretü’l-Ebrâr
Ferhat ve Şirin
Leyla ve Mecnun
Seb’a-i Seyyârem
Sedd-i İskender
Lisânü’t-Tayr
Muhâkemetü’l-Lügateyn
Mecâlisü’n-Nefâis
Mîzânü’l-Evzân
Nesâimü’l-Mehabbe
Nazmü’l-Cevâhir
Hamsetü’l-Mütehayyirîn
Tühfetü’lMülûk
Münşeât
Sirâcü’l-Müslimîn
Tarihu’l-Enbiyâ
Mahbûbü’l-Kulûb fi’l-Ahlâk
Seyfü’l-Hâdî
Rekâbet-ü’l-Münâdî